K1 vitamini (phylloquinone) yeşil yapraklı bitkilerde bulunur ve en çok kanın pıhtılaşmasında oynadığı rolle bilinir. K2 Vitamini (menaquinones), en yaygın olanları hayvansal gıdalarda bulunan MK-4 ve fermente gıdalarda bulunan MK-7 olmak üzere çeşitli formlarda bulunur. K2 vitamini kemik ve kardiyovasküler sağlıkta önemli rol oynar.
Araştırmalar, her iki K vitamini türünü de en yüksek oranda alan kişilerin aterosklerozla ilişkili kalp hastalığı riskinin önemli ölçüde düşük olduğunu ortaya koymuştur. En yüksek K1 vitamini alımına sahip olanların aterosklerozla ilişkili kalp hastalığı nedeniyle hastaneye yatma riski %21, en yüksek K2 vitamini alımına sahip olanların ise %14 daha düşüktür. K2 vitamini alımı yüksek olanlarda periferik arter hastalığı riski de %34 daha düşüktür.
K2 vitamininin kardiyovasküler sağlığınızı korumasının başlıca yollarından biri, arteriyel kireçlenmenin güçlü bir inhibitörü olan matris Gla proteinini (MGP) aktive etmesidir. K2 vitamini bazı kişilerde doğrudan kan basıncını düşürücü etkiye sahip olabilir.
Düşük K vitamini durumu, yaşlı bireylerde kırılganlık, hareket kabiliyetinde bozulma ve engellilik riskini de artırır.
Statin ilaçları MK-4 sentezini inhibe ederek vücudunuzdaki K2 vitaminini tüketebilir. Sonuç olarak, statinler sadece yaşa bağlı kırılganlığa değil aynı zamanda insülin direncine de katkıda bulunabilir. Çünkü MK-4 sentezi kolesterol sentezleyen aynı enzimleri gerektirir.
Dr.Mercola
Sağlık bölümümüz Ata Kültür Yuvası tarafından desteklenmektedir.
