Bir Umudum Var

 

Bir umudum var,

Bahar rüzgarlarının serinliğine bürünmüş,

Estiğinde üşütmeyen,

Gözlerimin derinliklerine ince bir ışık gibi süzülen,

Gecenin en karanlık anında,

Bir yıldız gibi titreyen, sönmeyen...

 

Bir umudum var,

Kirpikleri nisan yağmurlarına bulanmış,

Toprağın derin uykusunda filizlenen,

Göğe uzanan incecik bir fidan,

Kökleri kırık zamanlara,

Dalları yarınlara değen...

 

Bir umudum var,

Dağların doruklarında saklı

Rüzgarla dans eden kelebekler gibi narin,

Adını bilmediğim uzak denizlerde

Sessizce dalga kıran,

Ama yine de göç yolunu şaşırmış

Kuşlar gibi yolunu arayan...

 

Bir umudum var,

Avuçlarımda tutamadığım,

Ama ellerimden kayan ırmak gibi

Her gün yeniden doğan,

Sessiz gecelerde

Ay ışığıyla konuşan,

Her sabah

Güneşin ilk bakışında

Kalbimde filizlenen...

 

Bir umudum var,

Zamanın yorgun yüzüne

Su gibi dokunan,

Paslanmış kapıların aralığından

Bir ışık hüzmesi gibi içeri sızan

Ve yıkılmış duvarların arasında

Tek kır çiçeği gibi açan...

 

Bir umudum var,

Sözcüklerin tükendiği yerde

Sessizliğin içinden

Bir çığlık gibi doğan,

Kırık dökük bir kemanın

Titreyen telinden yükselen

Ve güçlü bir ses gibi, estikçe rüzgara karışan...

 

Bir umudum var,

Bir çocuğun gözlerinde saklı,

Henüz ağlamamış bir gözyaşı,

Henüz kirlenmemiş bir gülüş gibi

Saf ve dingin...

 

Bir umudum var,

Geceler boyu yıldızlarla konuşan,

Ve sabah olunca

Gözlerimi kamaştıran

Altın renkli bir gün doğumu gibi,

Karlarla örtülü bir vadide

İlkbaharın ilk soluğu gibi

Ansızın gelen ve her şeyi değiştiren...

 

Bir umudum var,

Yorgun gemilerin

Fırtınalı denizlerden

Sağ salim döneceğine dair,

Ve ellerini unutmuş bir sevgilinin,

Bir gün yine ait olduğu avuçları bulacağına dair,

İnce bir inanç,

Sönmeyen bir kandil gibi içimde yanan...

 

Bir umudum var,

Kışın en sert rüzgarında

İçimi ısıtan,

Ve soğuk gecelerde

Gözlerime derin bir uyku gibi inen,

Bir sıcaklık,

Bir sığınak,

Belki de hayatın kendisi kadar kırılgan

Ama bir o kadar güçlü...

 

Bir umudum var,

Belki de bütün yollar tükenmişken,

İnce bir yol gibi ansızın beliren

Beni kendine çağıran,

Israrla ve inatla "devam et" diyen...

Bir umudum var,

Kendi içimde sakladığım,

Adını kimsenin bilmediği,

Ve belki de sadece

Kalbimin en sessiz köşesinde

Her gün ve her an

Yeniden ve yeniden doğan...

 

Bir umudum var,

Günlerden bir gün,

Rüzgar durduğunda,

Kırık dallar yeniden çiçek açtığında,

Ve zaman, yorgun gözlerime

Bir gülüş gibi dokunduğunda,

O zaman anlayacağım,

Taşın kalbinde saklı o su damlasını,

Geceyle gündüzün kavuştuğu o anı,

Ve en çok da,

Yalnızlığın bile yenemediği

İnsan sesini...

Evet,

Bir umudum var,

Ve o umutla

Yeniden döner dünya,

Yeniden uyanır kuşlar,

Yeniden duyulur sesler,

Tüm kırgınlıklarına rağmen,

Yeniden sever insan.

 

Suya İmza

Ömer Faruk Ertem / Yelkencinin Gazetesi

Benzer Yazılar

Bu yazıya benzer içerik bulunamadı.

Yorum Yap