Çelişkilerle Dolu Bir Mevzuatımız Var...

Geçtiğimiz aylarda gayrimenkul sermaye iradı beyanlarını (Kira geliri beyanı) verdik. 

Cumhurbaşkanlığının kararnamesi ile geçen yıldan beri konut kiralarında artış oranı %25 ile sınırlandırıldı. Hukuk devletine inanan iyi niyetli, samimi ev sahipleri bu kurala uydu kiracıları kirayı %25 arttırmasına rağmen itiraz etmediler. Tabii bazıları hariç…

Yıllardır var olan gelir vergisi kanunumuza göre kira geliriniz mülkünüzün rayiç bedelinin %5’inden aşağı olamaz.

Mart ayı geldiğinde kira geliri beyanları vermeye başladık. Vatandaşın evi 2.000 tl  kirada imiş, yasa gereği %25 artış yapılmış kira 2.500 tl ye çıkarılmış ve bir yılda 30.000 tl kira geliri elde etmiş.

Diğer yandan evinin rayiç bedeli 1.000.000 tl ye çıkmış, 30.000 tl kira gelirine göre beyannamesini vermek istediğimizde maliyenin beyan sistemi kira geliriniz rayiç bedelin %5’inden aşağı olamaz yani en az 50.000 tl kira geliri beyan etmek zorundasınız diye uyarı vererek beyannameyi reddetti.

Buyur buradan yak….. Aynı ülkenin bir kanunu kirayı %25’den fazla artıramazsın diyor. Diğer kanun kira gelirin rayiç değerinin %5’inden aşağı olamaz diyor.

Çözüm olarak tabiî ki almadığımız kiranın vergisini ödemek söz konusu olmadığı için, kanuna aykırı davranarak rayiç bedelleri eksik beyan ettik. 

İlerleyen dönemde maliye bunu tespit edip, rayiç bedeli eksik ve hatalı girmekten ve eksik kira geliri beyan etmekten ceza keser mi ? İsterse keser…

 

Bir başka çelişki …

Aynı binada iki dairenin biri 2.500 tl kira öderken diğeri 10.000 tl kira ödüyor. Çünkü biri eski kiracı, %25 artışı yapmış devam ediyor. Diğer dairedeki kiracı; başka şehre taşınma, ev alıp taşınma, vefat vb.sebeple evi boşaltmış, mal sahibi yeni kiracıya  10.000 tl’den kiraya vermiş.

Maalesef böyle şeyler bu ülkede oluyor. Çünkü kiralarda artış oranı %25 olacak diyen zihniyet boş olan ya da süreç içinde boşaltılan dairelerin kiraları ile ilgili bir kural belirlememiş. Yani mal sahiplerini ‘’Allahım kiracı başka şehre taşınsın, ev alsın ya da vefat etsin’’ diye dua etmeye mecbur bırakmış, çünkü karşı daire 10.000 tl kirada iken kendi dairesinin 2.500 tl olması zoruna gidiyor. İkisi arasında bir denge olsa isyan etmeyecek. 

Ne diyelim… Ağlar mısın, güler misin durumuna düştük…

 

Bir başka konu…

Devletimiz ev hayvanları, kümes hayvanları, büyükbaş, küçükbaş vb. bütün hayvanları kayıt altına almak için 2022 yılında bir karar yayınladı ve evlerinde kedi- köpek besleyen herkesi ilçe tarım müdürlüklerine kayıt ettirmeye zorunlu tuttu ve kayıt ettirmeyenler için 3.500 tl’ye varan cezalar kesileceğini duyurdu.

Tabii ferman padişahınsa dağlar bizimdir şeklinde düşünüp hiç oralı olmayanlar olduğu gibi (çoğunluk bu gruptan)  kanuna kurala uymak zorundayız deyip kayıt yaptıranlarda oldu. Bunlardan biride benim.

Kaydettirdiğim köpeğim için 3-5 yapraklı kimlik gibi belge verdiler. Karşılığında ilçe tarım 173 tl para aldı. Bende ‘’Ben insanım, vatandaşım. Birkaç ay önce cipli taklit edilemeyen yeni kimlik çıkardım, 75 tl ödedim. Köpek için karalama defteri gibi uyduruk bir şey verdiniz,173 tl para istiyorsunuz. Sizin derdiniz gelir yaratmak mı yoksa evcil hayvanları kayıt altına almak mı?’’ diye sordum, cevap veremediler.

Veteriner odası tarife yayınlamış evcil hayvan muayene ücreti 300 tl, aşının her bir dozu için 400 tl fiyat belirlermiş. Bir köpeğe yılda 5 aşı yapılıyor. Köpeğe iç - dış parazit iğnesi yapma ücretini 150  tl belirlemişler.

Veterinere dedim ki ‘’Üç gün önce özel hastanede muayene oldum, 180 tl ödedim. Şimdi  köpek için 300 tl ödedim. Bizim mi köpek kadar değerimiz yok, yoksa yasal zorunluluktan dolayı vatandaşı mı kandırıyorsunuz?’’

Veterinerin iç - dış parazit için her bir doz başına 150 tl istediği iğneden bir şişe aldım kendim vuruyorum. İğneyi 53 tl’ye aldım en az 20 kere yapabilirsin. Yani 53 tl’lik iğneyi 3.000 tl’ye satıyorlar.

Yani hukuk devleti, kanun devleti, her şeyin kayıt altına alındığı devlet olacağız derken, vatandaşını söğüşlenecek hıyar gibi gören devlet haline dönüştük. Çünkü hayvanlar kayıt altına alınacak diye karar çıkaran devlet bu hayvanlarla ilgili aşı, ilaç, muayene vb. şeylerde bir standart ve denetim getirmezse olacağı budur.

Öyle bir ülke olmuşuz ki kimsenin kimseye sen ne yapıyorsun dediği yok. Herkes bir tezgah kurmuş, geleni gideni nasıl kandırırım derdine düşmüş.

 

Bir sonraki yazıda buluşmak üzere…

Yorum Yap