İstanbul / Ortaköy Deriden Mağazası Çanakkale ve 1. Dünya Savaşı Sergisi
174
0
İstanbul'da oturan ya da İstanbul'a gezmek için gelen hemen hemen herkesin uğrak yeri, boğazın en güzel noktalarından biri Beşiktaş ilçesine bağlı Ortaköy'dür. Ortaköy'e gelenler muhakkak sahile uğrayıp çaylarını, kahvelerini boğazın muhteşem güzelliği eşliğinde kimi zaman denizden geçen gemileri seyrederek kimi zaman da havai fişek gösterisi eşliğinde yudumlarlar. Fakat çoğumuzun önünden geçipte farkına varmadığımız belkide bilmediğimiz bir sergi var Ortaköy'de. Nerede diyorsanız Deriden Mağazası'nda.
Oldukça itina ile hazırlanmış sergi Deriden Mağazası'nın alt katında yer alıyor. Yazının başlığından da anlayacağınız üzere sergi Çanakkale ve 1.Dünya Savaşı ile ilgili. Bu sergide yer alan ürünler sadece Osmanlılara ait değil. İngiliz, Fransız, Rus, Alman, Avusturya ve Anzaklar ile ilgili de ürünler yer alıyor. Koleksiyonu oluşturan İbrahim Şenkal Özer tam 25 yılda bu parçaları bir araya toplamış. Koleksiyona sürekli yeni parçalar eklenmeye de devam ediyor. Röportajı gerçekleştirdiğimiz, doktorasını yapan tarihçi Yusuf Köylü sergi ile bizzat kendisi ilgileniyor ve ilerisi için sürekli projeler üretiyor. Bu projelerden birisi de sergi alanında bulunan kitaplığa tarih ile ilgili yeni kitaplar eklenerek arşivin genişletilmesi. Önümüzdeki temmuz ayında kitaplar kitaplıktaki yerini almış olacak.
Sergi Alanındaki Kitaplık
Sergiye gelen çocuklara da Ord. Prof. Dr. Ali Fuad Başgil'in ''Gençlerle Başbaşa'' isimli kitabı hediye ediliyor. Kitapta çocuklara başarılı olmanın şartları, terbiyenin ruh ve karakter üzerindeki etkisi anlatılıyor. Kitap aynı zamanda 100 temel eser arasında yer alıyor. Bu güzel fikir İbrahim Şenkal Özer'in kardeşi Gürkal Celal Özer'e ait.
Okul gezileri ile gelen çocuklara Çanakkale ile ilgili video izlettiriliyor ve bir sandık içinde, ismine ''Kahraman Çekimi'' dedikleri, savaşta yer alan kahramanlara ait, kahramanların savaşlardaki görevini ve savaşlarda göstermiş oldukları başarıları anlatan yazıların yer aldığı rulolardan çekim yaptırılıyor. Bu sayede çocuklara, geçmişle bir bağ kurmaları sağlanırken vatanımız uğruna gazi ve şehit olmuş kahramanları daha yakından tanımaları sağlanıyor. Ulu Önderimiz MUSTAFA KEMAL ATATÜRK'ün dediği gibi ''GEÇMİŞİNİ BİLMEYEN GELECEĞİNE YÖN VEREMEZ.''
Kahraman Çekimi Sandığı
Sergiyi gezerken duygulanmamak mümkün değil. Askerler tarafından savaş esnasında yazılmış fakat yerlerine ulaştırılamamış mektuplarda var bu sergide. Bazı mektuplar Türkçe'ye çevrilmiş. Vatanımıza savaşmaya gelen askerlerin ailelerine yazdıkları mektuplarda: Bizim burada ne işimiz var?, Neden savaşıyoruz? gibi cümleler yazdıkları ortaya çıkmış. Çeviriler hala devam ediyor ve ileride yerine bir türlü ulaşmayan mektupları yazan askerlerin aileleri bulunarak teslim edilmesi düşünülüyor.
Yerine Ulaşmayan Asker Mektupları
Savaşların hiçbir zaman kazananının olmadığı, ardından hep gözyaşı döküldüğü ve acıların yaşandığı bir gerçek. Savaşlar, hangi miletten olursa olsun maalesef insanların yaşama haklarını elinden almış, çoğu zaman masum çocukları annesiz ve babasız bırakmış tüm insanlık boyunca süregelmiştir.
Fotoğraftaki harita Arıburnu Cephesi'ndeki savaş stratejisinin elde edildiği orjinal savaş haritası - Gelibolu 1915
Osmanlı Sahra Telefonu, Osmanlı Muharebe Telefonu, Osmanlı Subay Çizmesi, Osmanlı Mataraları, Cephane Sandıkları, Osmanlı Kütüklük, Osmanlı Süngüleri, Top Mermisi Kovanları, Yemek Taşıma Kabı ve Savaşa Ait Anılar - Fotoğraflar
Osmanlı Dolmakalemi, Saat ve Pusulalar, Gözlük, Cetvel ve Gönyeler
Koleksiyonda yer alan kumaş ürünler ayda iki kez özel olarak ilaçlanıyor.
Fotoğrafta soldaki alt rafta Osmanlı Asker Pantalonu yer alıyor. Sağdaki ilk iki üniforma sırasıyla Osmanlı Topçu Subay Üniforması ve Osmanlı Tören Subay Üniformasıdır.
Tanzimat Dönemi Osmanlı Subayı Selamlık Üniforması, Osmanlı Subayı Tören Kılıcı, İttihat ve Terakki Parti Bayrağı, Kuran-ı Kerim, Osmanlı Süngüsü, Osmanlı Su Bidonu, Osmanlı Elbiseleri için Dezenfekte Varili...
Gelelim koleksiyonda yer alan diğer ürünlere:
Cephane sandığı,tabancalar, süngüler, mermiler, tüfekler, el bombaları, boş mermi kovanları, çok sayıda şarapnel parçası, çok sayıda kazma ve kürek, asker şapkaları, subay üniformaları, ayakkabı ve subay çizmeleri, yemek kapları, çok sayıda çatal-kaşık, yemek tabakları, mataralar, teleskoplar, muharebe telefonu, telgraf maniplesi, dürbünler, ecza dolabı, ilaç şişeleri, şırıngalar, ilaç çantaları,sedye, gemi pusulası, gemici feneri, gözlük, gaz lambaları, cetvel ve gönyeler, saatler, sigara tabakaları,cüzdanlar, postacı çantaları, el lambaları, Türk Bayrağı ve Kuran-ı Kerim...
Sergiyi gezerken sizinde muhakkak dikkatinizi çekecektir. Fransızlar'a ait bisküvi kutuları, İngilizler'e ait şarap şişeleri, Almanlar'a ait meşrubat şişesi vb. Çanakkale Savaşı'nın hangi şartlarda kazanıldığını düşünecek olursak; bizim askerimizin yiyecek yemeği bile yokken bunları görmek insanın gözlerinin dolmasına yetiyor da artıyor bile. Eminim sizlerinde boğazına bir yumru oturacaktır... Çanakkale Savaşı tüm yokluklara rağmen vatana duyulan aşk ile kazanılmış bir zaferdir. Bugün vatanımızda özgürce yaşayabiliyorsak bunu, toprakları kanlarıyla sulayan vatan evlatlarına borçluyuz. Bu nedenle geleceğimize sahip çıkabilmek adına çocuklarımıza tarihimizi doğru şekilde öğretmek hepimizin en önemli vazifesidir. Atatürk'ümüzün dediği gibi ''Tarih yazmak, tarih yapmak kadar mühimdir. Yazan yapana sadık kalmazsa değişmeyen hakikat insanlığı şaşırtacak bir mahiyet alır.''
Fotoğrafta Çanakkale Savaşı'nda görev alan komutanlar ve liderler, taraflar ve çatışan birliklerin listesi yer alıyor.
Burada daha sayamadığım onlarca ürün yer alıyor. Alanın yeterli büyüklükte olmaması nedeniyle bütün milletlere ait ürünler karışık olarak sergileniyor ve ileride müzeye dönüştürülmek isteniyor.
Şirket-i Hayriye'nin 70 numaralı vapuru HİLALİ AHMER namına başta İstanbul olmak üzere çeşitli vilayetlere binlerce yaralı taşıyan vapurun fotoğrafını, yaralı olan askerlerimizin tedavileri esnasında çekilmiş fotoğraflarını da burada görmek mümkün.
Atatürk'ün kendi sesine ait 45'lik plağın şu anda bakımı yapılıyor. Yusuf Köylü zamanla plakların sayılarının artacağını söylüyor.
İlgimi çeken detaylardan birisi de mekandaki dekorasyon. Oldukça güzel tasarlanmış. Özellikle mimari olarak tavanı oluşturan tonozların üzerine 4000'den fazla çoğu rütbeli olmak üzere erlerinde yer aldığı, Çanakkale ve 1.Dünya Savaşı'nda savaşmış gazi ve şehitlerin fotoğrafları yer alıyor.
Tavandaki fotoğraflardan bir kesit
Şehit Ali Osman'ın hikayesi....
Bu vatanın ne kadar zor şartlarda kazanıldığı ve nelerin feda edildiğini gözler önüne seren bir sergi olması nedeniyle herkesin bu sergiye gidip görmesini tavsiye ederim. Burada fotoğraflarını yayınlamadığım dikkatinizi çekecek ve o zamanki ruhu birkez daha hissedebileceğiniz birçok ürün göreceksiniz.
Bu sergiyi bize kazandıran Sn.İbrahim Şenkal ÖZER ve Sn.Gürkal Celal ÖZER'e sonsuz teşekkürler...
Mithat Cemal Kuntay'ın Cumhuriyet'in 15.yılına özel yazmış olduğu şiiri ile yazımı sonlandırıyorum...
''Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır.Toprak, eğer uğrunda ölen varsa vatandır. '' Bu vatan uğruna şehit olmuş tüm askerlerimizin ruhu şad olsun...