Yelkencinin Gazetesi: Vural Bey, Miami’ye yerleşme hikayeniz nasıl başladı? Kiteboarding ve kitesurfing ile tanışma süreciniz nasıl gelişti?
V. G: İstanbul doğumluyum, çocukluğum ve eğitim hayatım bu şehirde geçti. Üniversite eğitimimi tamamladıktan sonra web siteleri ve e-ticaret siteleri geliştirerek geçimimi sağlıyordum. E-ticaret alanında kendimi geliştirmek ve yerli üreticilerin Kuzey Amerika pazarına girmelerine yardımcı olma idealiyle New York’a taşındım. Zamanla yazları Türkiye'de, kışları New York'ta bulunabildiğim bir düzen kurdum.
2007 yılında Miami'ye yaptığım bir seyahatte, arabayla Miami'den Key Biscayne Adası'na geçen ince yolda, uzun palmiye ağaçlarının ardında hareket eden, renkli, kocaman, paraşütümsü, yelkenimsi şeyler dikkatimi çekti ve merakla yanlarına gittim. Uçurtma sörfü diye bahsedilen spor bu olmalıydı. Nasıl işlediğini anlamaya çalıştım. Biraz izleyince büyülendim ve hemen başlamaya karar verdim.
Gerekli temel eğitimi ve ekipmanı edindim ve Türkiye'ye gittim. O yaz, bulabildiğim her fırsatta bu sporu yaptım.
Bu olayı takip eden yaz mevsiminden sonra New York'a döndüğümde neredeyse kış gelmişti. Tekrar kayabilmek için aylarca beklemem gerekecekti. Tam bu dönemde, ev sahibimin vefatı, mirasçıların yaşadığım evi satmak istemesi ve çalıştığım firmanın farklı bir yönde ilerleyeceğini, ortaklarının dağılacağını öğrenmem üzerine, benim için değişim fırsatı geldiğini düşünüp on iki ay yazı yaşayabileceğim Miami'ye taşındım.
O günden beri bu spor, Miami-Marmaris arasında sürdürdüğüm hayatımın bir parçası oldu.
Y.G: Miami’nin bu sporlar için sunduğu olanaklar ve avantajlar nelerdir? Burada spor yapmanın diğer yerlere göre farkları var mı?
V.G: Miami, yıl boyunca yumuşak bir iklime sahip, ABD'nin Atlantik Okyanusu kıyısında bir şehir. Ünlü plajları ve iç denizinin yanında, güneyinde bulunan Florida Keys takımadaları, Key West ve çevresindeki büyük mercan resifleri Miami'yi su sporları için çok uygun kılıyor. Şehirde İspanyolca konuşan büyük bir nüfus var ve Güney Amerika’dan birçok kiteboard meraklısı Miami’ye geliyor. Yani kültürel bir kaynaşma da yaşanıyor. Rüzgar uygun olmadığında kürek sörfü, kanat sörfü, dalış ve yüzme gibi alternatif su sporları da yapılabiliyor. Bu yüzden Miami’de, yılın büyük bölümünde şort ve terlikle yaşamak ve su sporları yapmak mümkün.
Y.G: Bu sporlar fiziksel olduğu kadar zihinsel olarak da zorlayıcı. Sizi motive eden şey nedir? Kiteboarding yaparken en çok neyi seviyorsunuz?
V.G: Uçurtma sörfü benim için fiziksel ve zihinsel açıdan yorucu değil, aksine oldukça dinlendirici. Bu sporda belimize bağladığımız trapez yardımıyla uçurtmayı ağırlık merkezimiz üzerinden kontrol ediyoruz. Böylece vücudun belirli bir bölgesi daha fazla zorlanmıyor. İlk başta zorlayıcı gibi görünse de, alıştıkça daha kolay hale geliyor. Özellikle tercih ettiğim “Freeride” ve “Waveride” stilleriyle su üzerinde akarken zihnim rahatlıyor.
Her suya çıkışımda güvenlik kontrollerimi yapar, kendime dikkati elden bırakmamam gerektiğini hatırlatırım. Doğaya uyum sağlayıp anın keyfini çıkarırken rüzgarın ve dalgaların sesiyle şehirden uzaklaşmak beni motive eden başlıca şey.
Y.G: Miami’de bu sporları yapmak isteyenlere önerileriniz nelerdir? Hangi plajları ya da parkurları önerirsiniz?
V.G: Miami'de uçurtma sörfü yapmak isteyenlere ilk tavsiyem, eğitim almadan suya çıkmamalarıdır. Güvenlik ve uygun malzeme bilgisi olmadan, kendinize ve çevrenize zarar verme riskiniz olabilir.
Miami’nin okyanus kıyıları, yeni başlayanlar için pek uygun değil. Çünkü dalgalı ve kalabalık oluyor. Uçurtma kurmak ve havalandırmak için geniş alanlar gerekiyor, bu nedenle belirli alanlarda kaymak tercih ediliyor.
Miami Beach’te kayılabilen birkaç özel nokta var. Ancak çoğu sörfçü 75. Cadde veya Crandon Park civarını tercih ediyor. Burada geniş otoparklar, duş ve soyunma odaları gibi olanaklar mevcut. 86, 29, 22 ve 4. caddelerde de kaymak mümkün ancak serbest alan yaratmak gerekiyor.
Daha kuzeyde, Pompano Beach’te bir uçurtma sörfü plajı bulunuyor. Güneyde ise Key Biscayne Adası’nda, sakin ve sığ sularıyla Crandon Park var. Burada, özellikle düz su ve freestyle sevenler için ideal alanlar, otopark ve malzeme kiralama imkanları bulunuyor. Miami ve Key Biscayne arasında Virginia Key parkında ise ailelerle birlikte tüm gün vakit geçirebileceğiniz alanlar var.
Daha güneyde, Key West yolu üzerinde Marathon’daki Curry Hammock State Park, geniş çim alanları, kamp alanları ve mangal alanlarıyla güzel bir sörf noktası. Ayrıca batıya doğru gidildiğinde, Meksika Körfezi’nde Naples ve Marco Island gibi sakin ve manzaralı plajlar yer alıyor. Stiltsville ve Bahia Honda Park gibi yerlerde de güzel koşullar var. Ancak bazı bölgeler sadece deneyimli sörfçüler için uygun.
Çoğu noktada, uygun rüzgar varsa kaymak mümkündür. Ancak yalnız gitmek yerine güvenliğiniz için bir arkadaşınızla gitmekte fayda var.
Y.G: Türkiye ve Miami arasında bu sporları yapma koşulları açısından nasıl farklar var? Miami’nin doğası veya iklimi kiteboarding için nasıl bir deneyim sunuyor?
V.G: Miami'de birçok spot birbirine çok yakın ve iklim yumuşak. Genelde güneşli bir hava, ılık bir deniz ve rüzgar çeşitliliği sunuyor. Türkiye’de de çok güzel spot’lar var, ancak sezon dışı bekleme süreci gerektiren yerler mevcut. Miami, yıl boyu kayma imkanı sunduğu için daha özgür bir ortam sağlıyor.
Y.G: Bu sporlarda ilerlemek isteyen birine hangi ekipmanları önerirsiniz? İlk kez başlayacak birinin dikkat etmesi gereken önemli noktalar nelerdir?
V.G: Uçurtma sörfünde ekipman seçimi, kişinin kilosu, boyu, fiziksel durumu, tercih ettiği sürüş tarzı ve kayacağı alan gibi faktörlere göre yapılmalıdır. Freeride, freestyle ve waveride gibi farklı stiller için çeşitli ekipmanlar bulunur ve üreticiler genellikle hangi modelin hangi stile uygun olduğunu gösteren tablolar sunar. Yeni başlayanlar için genelde freeride tarzı uçurtmalar ve geniş bir board önerilir. Çünkü bu ekipmanlar, öğrenme sürecinde kontrolü kolaylaştırır ve dengeyi artırır. Eğitim alınan yerde farklı ekipmanları deneyerek ve eğitmenin tavsiyelerini dinleyerek en uygun seçim yapılabilir.
Başlangıçta, trapez seçimi önemlidir çünkü belimize bağlanan ve vücutla doğrudan temasta olan bu ekipman, konfor açısından önem taşır. Eğitmenin yönlendirmesiyle uygun uçurtma ve bord seçimi yapılmalı, tecrübe arttıkça daha küçük ve hafif bordlar tercih edilebilir. İlerledikçe daha geniş bir rüzgar aralığında sürüş yapabilmek için farklı boylarda uçurtmalar edinmek faydalı olacaktır.
Ekipmanın bakımını düzenli yapmak da önemlidir. Malzemeleri güneşte uzun süre bırakmamak, tuzlu suyla temas ettikten sonra tatlı suyla yıkamak ve temiz bir şekilde saklamak, ömrünü uzatacaktır.
Son olarak, uygun ekipman ve spot seçimiyle birkaç deneyimli arkadaşla bu sporu yapmak, deneyimi daha güvenli ve keyifli hale getirebilir. Kimi uçurtma sörfünü bir yaşam tarzı haline getirip profesyonelliğe taşırken kimi de sosyal bir etkinlik veya hobi olarak sürdürebilir.
Y.G: Bu sporlar sırasında yaşadığınız en unutulmaz ya da zorlu deneyim nedir? Sizi derinden etkileyen bir anı paylaşabilir misiniz?
V.G: İki unutulmaz anımı paylaşayım.
İlki, Miami’de okyanusta yaptığım ilk gece kayışıydı. Görüş az olduğu için denge sağlamak adına göz dışındaki duyularım devreye girdi ve farkındalık düzeyim yükseldi. Hatta, gündüz cesaret edemediğim hareketleri denemeye başladım ve daha yükseğe sıçrayabildim.
Bir diğer unutulmaz deneyim ise Kilyos’taki dev dalgalarda yaptığım sürüştü. Her bir dalga üzerinden geçmek 3-4 saniye sürüyordu ve açık denizde dalgalara bindiğim anlarda adeta doğayla bütünleşmiştim. Üç saat boyunca neredeyse ara vermeden kaydığımı hatırlıyorum.
En zorlu deneyimimi ise Hollanda-Belçika sınırında bulunan Rilland kanalında, 7 derecede soğukta kaydığımda yaşadım.
Y.G: Kiteboarding ve kitesurfing için düzenli olarak katıldığınız yarışmalar ya da etkinlikler var mı? Hedeflediğiniz yeni başarılar ya da projeler neler?
V.G: Düzenli olarak katıldığım yarışmalar veya etkinlikler yok. Türkiye'de daha uzun süre yaşadığım dönemde Gökova'daki, Alaçatı'daki, Gökçeada'daki ve İstanbul'daki kite festivallerine ve yarışmalara izleyici olarak katılırdım. Müsabık bir yapım yok.
Hedeflediğim, daha doğrusu, yapmayı hayal ettiğim şeyler arasında Mauritius'ta kaymak ve yelkenli ile Ege ve Akdeniz kıyılarını gezip, kayacak yerler keşfetmek var.
Y.G: Son olarak, Türkiye’den gelen veya kiteboarding ile ilgilenen Türk gençlerine bu sporları denemeleri için bir mesajınız var mı?
V.G: Eğitim alın, başlayın ve bırakmayın.
Bu yoğun temponuzda bize zaman ayırdığınız için teşekkür ederiz.
Röportaj: Banu Demir / Yelkencinin Gazetesi
Fotoğraflar: V. G. Arşivi
Yayına Hazırlayan: Doruk Ajans / Yelkencinin Gazetesi Kuruluşudur.