Pes Dedirten Uygulama

Pes dedirten bir uygulamadan bahsetmek istiyorum…

Eğer Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı iseniz bir gayrimenkulunüzü euro, dolar ya da altın vb. cinsinden kiraya veremezsiniz. Sadece Türk lirası ile kiraya verebilirsiniz.

Ama Türkiye Cunhuriyeti vatandaşı değilseniz bu ülkede sahibi olduğunuz gayrimenkulunüzü euro, dolar ya da altın vb. cinsinden kiraya verebilirsiniz.

Burada kiracının yabancı uyruklu ya da Türk vatandaşı olması sonucu değiştirmiyor.

Düşünün aynı sanayi sitesinde ya da aynı binada yan işyeri ya da dairenin sahibi yabancı uyruklu, o mülkünü euro ya da dolar cinsinden kiraya verip her ay kira geliri otomatik artarken, siz bunu yapamazsınız ve bir yıl boyunca aynı kirayı almak zorundasınız. Kira artış zamanı geldiğinde de açıklanan kira artış oranının dışında bir kira artış talebinde bulunamazsınız, Ama yan tarafınızda mülkün sahibi sizin elde ettiğiniz kiranın 2-3 katı kira bedelini euro ya da dolar cinsinden almaya devam eder.

Bilmem bir şeyler ifade ediyor mu!

Alın size sadece pes dedirten değil ilave olarak yuh be dedirten bir uygulama daha..

Bir önceki yazımızda bahsettiğimiz, olmayan kazancın vergisi yani enflasyon muhasebesi vergisinde ısrar eden maliye, tam üç kez süre uzatması yaparak haksız ve hukuksuz uygulamasında ısrar ederek beyanları kabul etti. Sonra ne oldu biliyor musunuz? Bir yıldır bu haksız ve hukuksuz dediğimiz uygulama için son anda tekrar karar değiştirdi ve milyonlarca vergi mükellefine dediki ‘’Benim çıkardığım yasa ve tebliğe, haksız hukuksuz ısrarlarımıza göre verdiğiniz beyanları kabul etmiyorum. Kararımdan vaz geçtim, size ek süre veriyorum. Şimdi beyannamelerinizi eski yönteme göre düzenleyip yeniden vereceksiniz.’’

Nasıl ama…. Gerçekten sadece pes değil, yuh be’de dedirttiler..

Sizlere bu bölümde ise iş hayatı ile ilgili bazı mahkeme kararlarından bahsetmek istiyorum.

Artık yargı bazı alışılagelmiş hükümlerini değiştirmektedir. Aşağıdaki yargı kararları, bu değişime örnek kararlardır.     

1.Yargıtay 9. HD, E. 2016/18092, K. 2019/1008 sayılı kararında, şirket arabası ile alkollü iken kaza yapan işçinin, kazada suçlu olmasa bile alkollü araç kullandığından dolayı tazminatsız iş akdinin fesh edilebileceği yönünde karar vermiştir.

2.Yargıtay 22. HD, E: 2020/1555, K: 2020/6007 kararında, mesai saatleri dışında işyerinde alkol alan çalışanın iş akdinin tazminatsız olarak fesh edilebileceğini belirtmiştir.

3.Yargıtay 4. Ceza dairesi E:2018/5003 K:2020/159  sayılı kararında  sadece banka dekontu borç verildiğinin ispatı için yeterli değildir, dekontun açıklamasında ayrıca borç olarak gönderildiğine dair yazılması gerektiği şeklinde karar vermiştir. (Eski yıllarda dava açmak için sadece banka dekontu yeterli iken artık paranın borç verildiğine dair ibare yoksa alacağın ispatı için yeterli görmemektedir.)

4.Şirketlerde özellikle sıkıntılı dönemlerde, kanuni temsilci (müdür) süresi dolduğunda, ortaklar uzlaşamadığı için yeni kanuni temsilci (müdür) seçilememekte, şirketin sevk ve idaresi ile ilgili yetki karmaşası ortaya çıkmakta ve sıkıntılar yaşanmakta idi.

Danıştay 4. Dairesi E:2022/2437 K:2022/3071 sayılı kararı ile bu soruna çözüm üretmiş ve eğer yeni kanuni temsilci (müdür) seçilemiyorsa bütün ortakların kanuni temsilci sıfatıyla sorumlu olacakları yönünde karar verilmiştir.

5. İstinaf mahkemesi, işçinin vardiya amiri ve diğer çalışanların yanında çalışma arkadaşına  yüksek sesle “ Yeni kaşarlar bulmuşsun kendine” diyen işçinin işine tazminatsız son veren işvereni haklı bularak, kıdem ve ihbar tazminatı ödenmeden işine son verilmesini yerinde bulmuştur.

Bir sonraki yazıda görüşmek üzere…

Süreyya Özkan

Benzer Yazılar

Bu yazıya benzer içerik bulunamadı.

Yorum Yap