İstanbul’a komşu ilde yakınlarımı ziyarete gitmiştim. Şöyle bir sahile bakayım dedim.
O ne? Hava yıldız karayelden esiyor. Kuzucuklar artmış. Koşa koşa aceleyle geliyorlar…
Hemen google efendiden bulunduğum ilçenin belediyesinin telefonunu buldum ve belediyeyi aradım. Talebimi söyledim. Santral memuru ‘’Sizi zabıtaya aktarıyorum.’’ dedi ve zabıtaya aktardı.
Zabıta hanıma talebimi anlatmaya başladım.
‘’Hanımefendi, yıldız karayelden kuvvetli bir fırtına geliyor. Lütfen anons ediniz. Sahilde bulunan teknelerin sahipleri süratle teknelerini mümkün olduğu kadar iç kısımlara çeksinler, denizde olanlar da kumsala.’’ dedim.
Zabıta bayan anlamadı. Tekrar talebimi söyledim.
Verdiği cevap nedir derseniz;
‘’ŞİKAYETİNİZİ ALDIM.’’
‘’Zabıta hanım, şikayetçi değilim. Sizin köyünüzün insanlarına bir denizci olarak faydalı olmaya çalışıyorum.’’ diyerek tekrar fırtınanın geldiğini ve anonsla ne söylemeleri gerektiğini izah ettim.
Zabıta bayan ‘’ŞİKAYETİNİZİ ANLADIM’’ dedi.
Bu cümleden sonra şöyle cevap verdim:
‘’SAYIN ZABITA HANIM, ŞİKAYETİMİ GERİ ALIYORUM. NE HALİNİZ VARSA GÖRÜN.’’
Doğma, büyüme bir İstanbullu olarak aklıma yine eski İstanbul tekerlemesi geldi.
‘’Ben diyorum Ankara……’’
Eski dostum rahmetli Levent Kırca hayatta olsaydı kendisine anlatırdım. Ona çok güzel malzeme çıkardı.
Ve fırtına geldi. Fotoğraflarda gördüğünüz gibi milli servetimiz yok oldu. Denizcilik o kadar basit değildir. Deniz kendisini ciddiye alandan ve korkandan korkar. Bu ilçenin sözde denizcilerinin teknelerinin halini fotoğraflarda görüyorsunuz.
Denize kıyısı olan bu güzel ilçenin sayın belediye başkanının gençliğini bilirim. Rahmetli babası mekanik bilgisi çok yüksek, yeniliklere açık bir insandı. Oğullarına benimle ilgili söylediği bir söz vardır, hiç unutmuyorum.
‘’Çocuklar Hulusi’yi izleyin. Yelkenliyi karaya çekerse siz de bizim sandalı çekin.’’
GAZİ BEY, mekanın cennet olsun…
Merhum komşumuz Gazi Bey’in hayatından çok önemli kesitleri ileride kaleme alacağım. Merhum Gazi Bey’in yıllar önce eski saat dişlileri ile yaptığı kamış oltaya benzer olta takımını hiç unutamam. Hatta Gazi Bey’in büyük oğlu arkadaşım Şaban’a babasının yaptığı olta takımının teşhir edilebileceği yeri de söylemiştim. Fakat önerim; ilçe belediyesine ait kültür binasında bir camekan içinde muhafaza ve teşhir edilmesidir. Merhum Gazi Bey’in yaptığı olta, bugünkü insanlara çok büyük mesaj vermektedir.
Sayın Belediye Başkanı kardeşimize önerim; vatandaşla muhatap olan, telefona ilk çıkan kişilerin vatandaşların her türlü sorununu doğru anlamak ve çözebilmek adına eğitime tabi tutulmalarıdır.
Yazı ve Fotoğraflar: B. Hulusi Gürbüz / Genel Yayın Yönetmeni
21/10/2022
Yayına Hazırlayan: Özge Durmuş / Genel Yayın Yönetmen Yrd.
Grafik: Doruk Ajans / Yelkencinin Gazetesi Kuruluşu
Yapılmış Yorumlar (2)
Yeni nesil bilgisayar çocukları hayata karıştıkça , her şey zorlaşacak dünyada maalesef.
Denize kıyısı olan belediyeler denize ve denizciye yeterli değeri vermiyor.Onların sorunlarına cevap olmuyorlar.