
Hindistan Goyamız Dıwalı’ye Denk Geldi! (Ekim 2024)
Bu hafta 2024’ün son çeyreğinde yaptığımız 4 günlük Hindistan GOYA’sını ve bu seyahatte edindiğim izlenimlerimi yazdım. Malum Kuzeyde Pencap ve Haryana eyaletlerinin ortak başkenti Chandigarh’da fabrikamız var. United Biscuits’i aldığımız zaman bu fabrikayı sadece 1 saat ziyaret için 6 saat araba yolculuğu yaptığımı hatırlıyorum. O seyahatten sonra bizim fabrikada ve son 10 yıl içinde Hindistan’da çok şey değişti. Bu değişiklikleri görmek güzel olur diye düşündüm ve sizlerle paylaşıyorum.
Hindistan GOYA’mız 4 gün sürdü. Önce New Delhi’ye uçtuk, pladis’in merkezine uğradık, oradan Chandigarh’a fabrikaya geçtik. Oradan Lucknow şehrine geçip Goya yaptık. Daha sonra Agra’ya uçup yine Goya ve Tac Mahal ziyareti ile seyahatimizi bitirdik. Diğer seyahat yazılarımdan da bilirsiniz, bir destinasyona gitmeden önce tarihi, kültürü, dili ile ilgili bilgilerimi tazeliyorum. Eskiden CIA sitesini kullanırken şimdi yapay zekadan faydalanıyorum.
Önce Türkiye’den Hindistan’ın başkentinde Indra Gandi Uluslararası Havalimanı’na uçtuk. Varışımız sabaha karşı oldu. Burası başkent Yeni Delhi’de ülkenin en işlek havalimanı. Bizi indiğimizde Hint kültürüne ait “mudra” el hareketlerini sergileyen büyük el figürlerinden ve bakır disklerden oluşan bir duvar dekorasyonu karşıladı. Önceki gezilerimde de dikkatimi çeken bu duvarı ilk gördüğümde beni bir gülme almıştı, sormayın. Bu mudralar geleneksel Hindu ve Budist sanatında önemli bir yer tutuyor ve genellikle ruhsal anlamlar taşıyormuş.
Parmakların farklı kombinasyonlarıyla yapılan bu mudralar, zihinsel ve duygusal durumları etkileyebiliyormuş. Mesela Gyan Mudra (bilgelik mudrası), başparmak ve işaret parmağının uçlarının birleştirilmesiyle yapılıyormuş ve konsantrasyonu artırarak zihni sakinleştirmeye yardımcı oluyormuş.
Ne ilginç değil mi bu beden dili konusu, her kültürde bu işaretlerin anlamları farklı. Ayrıca, mudraların sinir sistemini rahatlattığı ve stres, kaygı, depresyon gibi durumların yönetimine destek olduğu düşünülüyormuş.
Hindistan’da bugünlerde bir elim hadise yaşandı. Keşmir’de onlarca turist öldürüldü. Bunun ardından Hindistan ve Pakistan arasında gerilim yaşanıyor. Her iki ülke de nükleer güce sahip ve süratle birbirlerine düşmanlıklarını ilan ediyorlar. Halbuki itidalli hareket tüm ulusların geleceği için daha iyi olacaktır kuşkusuz. Aslında iki Müslüman halk da birbirleri ile karşı karşıya geliyor. Zira Hindistan 200 milyonluk muazzam bir Müslüman azınlıkla dünyada en çok Müslümanın yaşadığı üçüncü büyük ülkedir. Pakistan ise neredeyse tamamı Müslüman olan 200 milyonun çok üstünde nüfusu ile en büyük ikinci ülkedir. Politika benim ihtisasım olmamakla beraber şu düsturu benimsemişimdir: Bir olayı incelerken bu ihtilaf acaba kimin işine yaramaktadır, sualinin cevabını ararım. Burada sanırsam iki ülkenin de halklarının, bilhassa Müslümanların kazancı olmadığı açıkça görülüyor.
2024’ün son aylarında yaptığımız 4 günlük Hindistan seyahatimde edindiğim izlenimlerimi okuyorsunuz. Malum Kuzeyde Pencap ve Haryana eyaletlerinin ortak başkenti Chandigarh’da fabrikamız var. United Biscuits’i aldığımız zaman bu fabrikayı sadece 1 saat ziyaret için 6 saat araba yolculuğu yaptığımı hatırlıyorum. O seyahatten sonra bizim fabrikada ve son 10 yıl içinde Hindistan’da çok şey değişti. Bu değişiklikleri görmek güzel olur diye düşündüm ve sizlerle paylaşıyorum.
Hindistan GOYA’mız 4 gün sürdü. Önce New Delhi’ye uçtuk, pladis’in merkezine uğradık, oradan Chandigarh’a fabrikaya geçtik. Oradan Lucknow şehrine geçip Goya yaptık. Daha sonra Agra’ya uçup yine Goya ve Tac Mahal ziyareti ile seyahatimizi bitirdik. Diğer seyahat yazılarımdan da bilirsiniz, bir destinasyona gitmeden önce tarihi, kültürü, dili ile ilgili bilgilerimi tazeliyorum. Eskiden CIA sitesini kullanırken şimdi yapay zekadan faydalanıyorum.
Önce Türkiye’den Hindistan’ın başkentinde Indra Gandi Uluslararası Havalimanı’na uçtuk. Varışımız sabaha karşı oldu. Burası başkent Yeni Delhi’de ülkenin en işlek havalimanı. Bizi, indiğimizde Hint kültürüne ait “mudra” el hareketlerini sergileyen büyük el figürlerinden ve bakır disklerden oluşan bir duvar dekorasyonu karşıladı. Önceki gezilerimde de dikkatimi çeken bu duvarı ilk gördüğümde beni bir gülme almıştı, sormayın. Bu mudralar geleneksel Hindu ve Budist sanatında önemli bir yer tutuyor ve genellikle ruhsal anlamlar taşıyormuş.

Başparmak: Evren bilincini ve endişesiz olma halini temsil ediyormuş. Mide ile ilişkiliymiş.
İşaret Parmağı: Kişisel bilinç, mutluluk ve kendine değer verme ile bağlantılıymış. Akciğerlerle ilişkili ve depresyonla bağlantılı olabilirmiş.
Orta Parmak: Sabırsızlık ve bilinç ile bilinçsizlik hali arasındaki sınırı temsil eder. Kalp, dolaşım ve solunum sistemi ile ilişkili imiş.
Yüzük Parmağı: Duygular ve öfke ile bağlantılı bulunuyor. Karaciğer ve merkezi sinir sistemi ile ilişkiliymiş.
Küçük Parmak: Alt bilinci, ilkel korkuları ve hayvansal güdüleri temsil ediyormuş. Böbreklerle ilişkiliymiş.
Bu parmakların farklı kombinasyonlarıyla yapılan mudralar, zihinsel ve duygusal durumları etkileyebiliyormuş. Mesela Gyan Mudra, bilgelik mudrası deniyor, başparmak ve işaret parmağının uçlarının birleştirilmesiyle yapılıyormuş ve konsantrasyonu artırarak zihni sakinleştirmeye yardımcı oluyormuş. Bence denemeyin.

Ne ilginç değil mi bu beden dili konusu, her kültürde bu işaretlerin anlamları farklı. Ayrıca mudraların sinir sistemini rahatlattığı ve stres, kaygı, depresyon gibi durumların yönetimine destek olduğu düşünülüyormuş.
Hindistan, dünyanın en eski ve en karmaşık medeniyetlerinden birine ev sahipliği yapmış zengin bir geçmişe sahip. Hindistan’ın tarihi, binlerce yıl öncesine, M.Ö. 2500 civarındaki İndus Vadisi Uygarlığı’na kadar uzanıyor. Hindistan tarihindeki önemli dönemler:
İndus Vadisi Uygarlığı (M.Ö. 2500-M.Ö. 1500)
Vedik Dönem (M.Ö. 1500-M.Ö. 600)
Hinduizm’in temelleri bu dönemde atılmış.
Mahajanapadalar ve Budizm’in Doğuşu (M.Ö. 600-M.Ö. 321)
Maurya İmparatorluğu (M.Ö. 321-M.Ö. 185)
Gupta İmparatorluğu (M.S. 320-M.S. 550)
Sıfır kavramının geliştirilmesi ve Aryabhata’nın matematik çalışmaları bu döneme ait.
İslamiyet’in Yayılışı ve Delhi Sultanlıkları (M.S. 1206-M.S. 1526)
Türk kökenli hanedanlar Hindistan’da İslam dinini yaymıştır. Delhi Sultanlığı, Hindistan’da İslam kültürünün yerleşmesinde önemli bir rol oynamış.
Babür İmparatorluğu (M.S. 1526-M.S. 1857)
Babür Şah tarafından kurulan bu imparatorluk, Hindistan’daki İslam etkisinin zirve noktalarından biridir. Tac Mahal gibi önemli yapılar bu dönemde inşa edilmiş.
Britanya İmparatorluğu Dönemi (M.S. 1858-1947)
1857’deki Sepoy Ayaklanması’ndan sonra Hindistan, İngiliz sömürgesi haline gelmiş.
20. yüzyılda Mahatma Gandhi’nin liderliğinde bağımsızlık hareketleri başlamış.
Bağımsızlık ve Modern Hindistan (1947-Günümüz). 15 Ağustos 1947’de Hindistan, İngiltere’den bağımsızlığını kazanmış. Bağımsızlıktan sonra Hindistan, dünyanın en kalabalık demokrasisi olmuş. Hemen 1947’de Hindistan ve Pakistan olarak bölünme yaşanmış. Günümüzde Hindistan, Çin’in ardından dünyanın en büyük nüfuslu ve en hızlı büyüyen ekonomilerinden biri olup zengin kültürel mirasını koruyor.
Hindistan’da dolaşırken önünüze çok sayıda bu türden duvar süsü, yer işlemesi ve heykel çıkıyor, mesela havaalanından Yeni Delhi’nin güney batısında Gurgaon’daki otelimize giderken gördüğümüz tavus kuşu heykeli. Sonradan öğrendim, tavus kuşu Hindistan’ın ulusal kuşu olup güzellik, zenginlik, refah ve ruhsal aydınlanmayı sembolize ediyormuş…
Video’yu izlediğinizde göreceksiniz sabahın erken saatleri olmasına rağmen caddeler çok işlek ve hala karanlık olan sokakları, bilhassa ters yönde ilerleyen araçlar eğlenceli hale getiriyordu. Yarım saatte otelimize vardık. Biraz dinlendikten sonra öğlene doğru küçük bir atıştırmalığın ardından pladis bölge merkezimize doğru yola çıktık. Bir itirafta bulunayım, peynir vazgeçilmezim olduğu için her ihtimale karşı Türk Havayollarının business lounge bölümünden birkaç parça (belki biraz daha fazla olabilir) beyaz ve kaşar peynirini heybeye koymuştum. Nitekim ihtiyacım da oldu. Hindistan seyahatimizdeki yemek bölümüne ayrı bir başlık ayıracağım. Biraz acı çektik çünküJ.
Hindistan, 28 eyalet ve 8 birlik bölgesinden oluşan bir Cumhuriyet. Hindistan’da eyaletler ve birlik bölgeleri, yönetim açısından farklı statülere sahip idari birimler. Eyaletler: geniş nüfusa ve gelişmiş idari yapıya sahip. Merkezi hükümetin yetkileri sınırlı. Birlik Bölgeleri: daha küçük ya da stratejik öneme sahip bölgeler genellikle birlik bölgesi olarak düzenlenmiştir; merkezi hükümetin kontrolü daha fazladır.
Hindistan, yüzölçümü olarak dünyanın 7nci, nüfus bakımından ise en kalabalık ülkesi, birçok büyük ve yoğun nüfuslu şehre ev sahipliği yapıyor. Hindistan’ın en büyük şehirleri:
1.Delhi: 31.870.000 Hindistan’ın başkenti.
2.Mumbai: 20.961.000
3.Kolkata (Kalküta): 14.850.000
Bizim otelimizin bulunduğu Yeni Delhi ise Delhi şehrinin yalnızca bir bölümü ve genellikle hükümet binalarının bulunduğu bölge. Yeni Delhi’nin merkezî bölgesinin nüfusu yaklaşık 321.883 kişi…
Yola çıktığımızda Hindistan’ın hem keşmekeş hem de uyumlu, akışkan trafik düzeni ile baş başa kaldık. Soldan akan trafikte yolda modern araçlarla motosikletler, bisikletler, otobüsler, hayvan arabaları ve yayalar adeta dans edercesine iç içe hareket ediyorlar. Ben bunun benzerini Kahire’de de gördüm; buna “harmony of caos” diyorum.Hindistan’ın kendine özgü araçları ise oldukça ilginç, neşeli; fotoğraftaki kamyonet geleneksel Hindistan kamyon süslemeleriyle dekore edilmiş ve üzerinde bazı yazılar bulunuyor. BLOW HORN: Hindistan’da birçok kamyonun arkasında bu ifade bulunuyor ve sürücülerden selektör veya korna çalarak sollama yapmalarını istemek anlamına geliyor. SPEED 40 ise aracın azami hız sınırını belirtmek için yazılmış.
Hintçe yazılar: “बेटी बचाओ, बेटी पढ़ाओ” (Beti Bachao, Beti Padhao) → “Kız Çocuklarını Koru, Kız Çocuklarını Eğit”, Hindistan hükümetinin kadın haklarını destekleyen bir kampanyası, kamyonet TATA marka, Hindistan’da çok yaygın bir araç markası.
Bu tür tasarımlar, Hindistan’ın kamyon kültürünün bir parçası, estetik ve iletişim amaçlı. Diğer araçlar ise e-rikşa. Hindistan, Bangladeş, Nepal gibi Güney Asya ülkelerinde yaygın olarak kullanılıyor. Kısa mesafelerde düşük maliyetli ve çevre dostu ulaşım sağlamak için geliştirilmiş araçlar. Tayland, Endonezya, Filipinler, Sri Lanka gibi Güneydoğu Asya ülkelerinde yaygın olan genellikle turistik bölgelerde ve şehir içi ulaşımda kullanılan Tuk Tuk’larla karıştırmamak gerekiyor. E-Rikşa, elektrik motoruyla çalışıyor, batarya ile şarj ediliyor. Çevreci ve sessizler. Tuk Tuk’lar ise fosil yakıtla çalışan içten yanmalı motora sahiptir. Genellikle daha gürültülüdür ve egzoz kokusu yayıyorlar.

Daha ilk günden yollarda gördüğünüz diğer ilginç manzara, inekler. Hepimizin çocukluktan itibaren öğrendiğimiz gibi Hindistan’da inekler kutsal kabul ediliyor, çünkü Hinduizm’de inek, bolluk, bereket ve annelik sembolü olarak görülüyor. Onlara zarar vermek günah ve saygı göstermek Hindu inancının bir parçası olan inekler Hindistan’da özgür dolaşabiliyor, besleniyor ve korunuyor. Hatta ölümlerinde bile değişik ritüeller uygulanıyor. İnekleri tabii ki gelişmiş bölgelerde ana caddelerde görmüyorsunuz ama yine de her an ineklerin karşınıza çıkması mümkün. Bu arada Hindistan’da çevreci araçların plakaları yeşil renkte!

Neyse, size Hindistan hakkında bunları aktarırken pladis merkezimizin bulunduğu iş hanına vardık. Burada çalışan ekiple bir araya gelmek, sohbet etmek beni mutlu etti. Sık gelmediğim için sitem ettiler, ben de topu bölge başkanımız Suryakant Pandey Bey’e attım, gülüştük.

Daha sonra pladis Hindistan genel müdürümüz Ritesh Gauba, tüm diğer ziyaretlerimizde ülke yöneticilerimizin yaptığı gibi bölgelerindeki üretim, rakipler ve pazara yönelik bilgiler verdi. Gelecek planlarından söz etti.
Hindistan perakende pazarının yaklaşık %88’ini oluşturan 12-15 milyon kadar geleneksel satış noktası varmış. Organize perakende yani süpermarketler, avm’ler ise pazarın %12’sini oluşturuyor, ancak hızla büyüyor. Büyük şehirlerde alışveriş merkezlerinin sayısı da hızla artıyor.
Hindistan, e-ticaretin en hızlı büyüdüğü ülkelerden biri. 2023 itibarıyla Hindistan e-ticaret pazarının büyüklüğü yaklaşık 85 milyar dolar ve 2026’ya kadar 200 milyar dolar büyüklüğe ulaşması bekleniyor.
Amazon India, Flipkart (Walmart), Reliance JioMart, Myntra gibi markalar mevcut. Ayrıca gıda ve hızlı tüketim malları teslimatı yapan Zomato, Swiggy, BigBasket gibi platformlar popüler olmuş.
Hindistan’da tüketici kitlesinin büyük kısmını oluşturan gençler özellikle teknoloji ve moda ürünlerinde hızlı tüketim nedeni oluyor. Mint isimli Hindistan gazetesini okurken Yougove’un Milenyum nesli ile yaptığı bir araştırmaya denk geldim. Şehirli Hintlilerin % 88’i kendini orta sınıf olarak değerlendiriyor ve de %70’i finansal durumlarının bir önceki nesle göre daha iyi olduğunu söylüyor.
Hindistan pazarı, fiyata duyarlı, indirimler, promosyonlar önemli. Kentsel alanda organize perakende ve e-ticaret hızla büyürken, kırsal alanda geleneksel perakende hala baskın.
Bakkallar yani Kirana mağazaları, esnek iş modelleri ve müşteriyle kurdukları güçlü ilişkiler sayesinde, modern perakende zincirlerinin ve e-ticaret platformlarının artan rekabetine rağmen varlıklarını sürdürüyor. Kiranaların çoğunluğu klimalı değil, ama bu, mağazanın bulunduğu yer, müşteri kitlesi ve işletme modeline bağlı olarak değişiyor.

Daha sonra Hindistan pazarı için geliştirilen ürünlerimizi inceledik ve yeni ürünler için görüşlerimi ilettim. Çok umut verici bir pazar ve gelecekte büyük atılımlar yapacağımıza inanıyorum. Şanslıyız, Hindistan GOYA’mız Diwali bayramına denk geldi. Hem bu bayrama özel ürettiğimiz ürünleri ve pazardaki gelişmeleri de toplantımızda inceledik.

Diwali Hindistan’da ve dünya genelinde Hindu toplulukları tarafından kutlanan en önemli ve popüler bayramlardan biri; Işık Festivali olarak da biliniyor ve iyiliğin kötülüğe, ışığın karanlığa karşı zaferini sembolize ediyor. Diwali, beş gün süren bir festival ve her günü farklı bir öneme sahip. Hintliler bu bayramda:
1. Evlerini Temizler ve Süsler: Diyas (kil lambalar) ve rangoli (renkli tozlarla yapılan desenler) ile evler aydınlatılır.
2. Lakshmi Puja: Tanrıça Lakshmi’ye yani puta tapınarak servet ve refah dilekleriyle dua edilir. Aileler, tapınaklarda ya da evlerinde dualar eder.
3. Havai Fişek ve Işıklar: Havai fişekler, iyiliğin kötülüğe karşı zaferini ve neşeyi simgeler. Evlerin çevresi lambalar ve ışıklarla süslenir.
4. Aile Ziyaretleri ve Hediyeler: Aile üyeleri ve arkadaşlar ziyaret edilir, hediyeler ve tatlılar paylaşılır. Genellikle altın veya yeni giysiler alınır.
5. Tatlı ve Yemekler: Tatlılar ve atıştırmalıkların hazırlandığı ve paylaşıldığı bir dönemdir. Laddu (bir tür lokma), barfi (bir tür ezme), helva gibi tatlılar popülerdir.
6. İş Hayatında Yeni Başlangıçlar: Diwali, birçok iş insanı için yeni mali yılın başlangıcı olarak görülür ve muhasebeler bağlanır. Bereket ve başarı dilemek için dualar yapılır.
7. Sosyal Yardım ve Bağış: Yoksullara yardım etmek, yemek veya kıyafet dağıtmak gibi hayır işleri yaygındır.
Hindular, Jainler, Sihler bu bayramı kutluyor; Müslümanlar, Hristiyanlar, Yahudiler bu güne sadece kültürel olarak katılıyorlar. Hani bizde Ramazan Bayramı kimileri için şeker, tatil bayramı ya; Diwali de diğer dinler için bir bakıma öyle… Diwali, Hindistan’da yılın en büyük alışveriş sezonlarından biri ve ekonomiye de çok büyük katkı sağlıyor.
Pladis merkezde Hindistan fast-food’u diyebileceğimiz yiyeceklerle karnımızı doyurup Gurgaon bölgesindeki marketleri goyalamak üzere yola koyulduk. Gördüğümüz Diwali Bayramı manzaraları gerçekten rengarenk idi, Diwali’ye özel tatlı ve çikolata ağırlığı raflarda hissediliyordu.

Bizim ürünlerimizin dağıtımı da iyiydi. Ekibi tebrik ettim. Modern Bazaar’ın Delhi, Gurgaon ve Noida’da 21 mağazası varmış. Şirketin operasyon müdürü Priya Arora’da sağolsun bize eşlik etti, bilgilendirdi. Daha sonra günün anısına tüm GOYA ekibi kameralara poz verdikJ. Ritesh Bey, ben ve Priya hanım bizim ürünlerin önünde bir hatıra fotoğrafı çektirdik.

Karanlık basıncaya kadar benzer zincir mağazalarda raf incelemelerimiz devam etti. Daha sonra iş merkezlerinin olduğu bir merkeze giderek Yeni Delhi’nin en modern yüzünü gördük. DLF Cyber City isimli iş merkezinin önünde The Wall Street’deki boğa heykelini andıran bir benzeri vardı. Akşam yemeği yiyeceğimiz Hint restoranına doğru yürürken yerde gördüğüm renkli bir desen ilgimi çekti. Meğersem Rangoli adı verilen geleneksel bir süsleme sanatı imiş. Diwali gibi özel günlerde zemine renkli tozlar, çiçek yaprakları veya pirinç konularak yapılan dekoratif süslemelermiş. İyi şans ve refah dilemek için yapılırmış.

Akşam yemeğinde hem Hindistan hem de işlerimiz üzerine sohbetlerimiz devam etti. Yemekten sonra otelde yerel ekipten herkes benimle fotoğraf çektirmek isteyince kendimi bir Bollywood ünlüsü gibi hissettim.

Yarın sabah fabrikamızın bulunduğu Chandigarh’a doğru uçmak üzere havaalanına gideceğiz. Yarın Chandigarh’dan başlayarak Lucknow, Agra ve Taj Mahal gezi izlenimlerimi aktarmaya devam edeceğim.
Murat Ülker