Tam zamanlı teknede yaşayan bir çift olarak deniz, bizim hem evimiz hem de oyun alanımız. Bu yaz rotamızı Yunan adalarına çevirirken haritada minik ama ruhu büyük bir nokta dikkatimizi çekti, Koufonisi Adası.
Yüksek Hava Geliyor, Amorgos mu yoksa Koufonisia mı?

Öğlen saatlerinde Astypalaia’ya sessizce veda ederken dümenimizi Amorgos’a çevirdik. Deniz neredeyse cam kadar pürüzsüz, rüzgar ise gökyüzüyle anlaşma yapmışçasına sakindi. Hava, birkaç gün sonra Ege’yi etkisi altına alacak yüksek basınçtan habersiz gibi huzur doluydu. Rüzgardan medet umamayacağımızı anlayınca motorumuza kuvvet deyip denizde usulca ilerlemeye devam ettik. Akşamüstü Amorgos’un güneybatısında balıkçı teknelerinin korunaklı koyu olan Kalotaritissa’da kendimize uygun bir yer bulup funda demir ettik. Masmavi denizi, uzun plajı ve kartpostalları andıran balıkçı takaları ile bu koy’un güzelliği bizi içine çekti. Küçük miçomuzu da yanımıza alıp rutin akşam gezintimiz için dingimizle karaya doğru yol aldık. Günü, bu koy’da usulca batırırken adanın deniz tuzuna bulanan kokusunu içimize çekmeyi de ihmal etmedik.

Ertesi sabah vira demir alıp Amorgos’un merkezine doğru ortalama 20 knot rüzgar ile geniş apaz seyirine başladık. Adanın merkezine vardığımızda karşılıklı iki iskele bizi karşıladı fakat küçük bir sorunumuz vardı. İki iskeleyi de dalgalardan koruyacak mendirek ne yazık ki yoktu ve rüzgar da şiddetini yavaş yavaş arttırmaya başlamıştı. Hızlı bir fikir alışverişi sonunda rüzgar ve deniz son kararı verdi, yeni rotamız Koufonisia Adası’na dümenimizi çevirdik.
Amorgos Hayal, Koufonisia Gerçek Oldu

Koufonisia’ya akşamüstü vardık. Yaklaşık 27 knot’lık kuvvetli bir esintide limana güvenle giriş yapıp kıçtan kara bağlandık. Limanın girişi dar ve kayalıklı olduğundan sert havalarda giriş çıkış yaparken özellikle dikkat etmekte fayda var. Ancak bir kez içeri girince kendinizi sakin ve korunaklı bir limanda buluyorsunuz. Burası oldukça sade, temiz ve sessiz. Denizden gelen misafirlerine küçük bir tuvalet ve duş imkanı da sunuyor. Diğer adalara kıyasla gecelik fiyatı (25 euro) biraz yüksek olsa da elektrik ve su içine dahil edilmiş.

Sahilde birkaç market, geleneksel tavernalar, bolca hediyelik eşya dükkanları ve uzun bir halk plajı sizi karşılıyor. Akşam liman çevresi hafif bir canlılık kazanıyor ama asla gürültülü değil.
Bolca Rüzgar ve Ring Servis Macerası

Adanın en güzel yanlarından biri koy’lara ulaşmak için merkezden kalkan tekneler. Bu tekneler sabah başlayıp gün boyunca Finikas, Fanos, İtalida, Alejandra Beach ve en meşhuru Pori Koyu’na düzenli ring seferler yapıyor. Kendi evimizle bu koylarda konaklamayı arzu etsek de hava ne yazık ki elverişli değildi. Biz de bu sevimli tekneler ile koylara alışık olduğumuz şekilde yine denizden gitmeye karar verdik. Bazı koylarda denize girdik, bazı koylarda ise uzun kumsalda yürüyüp geride ayak izlerimizi bıraktık. Pori’de bir kafede soğuk kahvelerimizi içip biraz soluklandıktan sonra adanın en büyüleyici noktasına, Devil’s Eye’a (Piscina) yürüdük.

Adanın kuzeydoğusunda, kayalıklar arasında doğal yollarla oluşmuş bir havuz var. Yerel halk arasında buraya Şeytan Gözü ya da Şeytan Kalbi ismi verilmiş. İster Cihad gibi kayaların üzerinden atlayabilir, ister benim gibi çekinen biriyseniz kenardan girebilirsiniz. Her şekilde hem göz zevkinize hem de ruhunuza iyi gelecektir. Gittiğimize fazlasıyla değen yerlerden biriydi.
Yelkenlinin Mutfağında Bir Doğum Günü Pastası

İki gün boyunca adayı hem denizden hem de karadan fethettikten sonra sırada özel bir an vardı, minik miçomuzun doğum günü. Bizimle karada, denizde, fırtınada, güneşli günlerde, her an yanımızda olan minik yol arkadaşımız, evimizin neşe kaynağı… Yedinci yaşın kutlu olsun, iyi ki bir aileyiz Rom’ik.
Veda

Demir alırken göz ucuyla son bir kez limana baktık. Koufonisia sadece rotamıza değil, ruhumuza da dokundu. Oğlumuzun 7. yaş gününü burada kutladık, üç kişilik bir mürettebatla denizin ortasındaki bir adada. Belki de bu yüzden bu veda biraz daha duygusal. Denizde yaşamanın en güzel yanı da bu sanırım, vedalarda yolculuğun bir parçası. Limandan ayrılırken rüzgar yine yüzümüzde , deniz hala dost.

Bizi instagram ve Youtube kanalımızdan takip edebilir, merak ettiklerinizi sorabilirsiniz. Yeni bir adada, yepyeni anılarda görüşmek üzere…
Yazı: Dilan-Cihad Yarkın
Fotoğraflar: Dilan-Cihad Yarkın Arşivi
Yayına Hazırlayan: Doruk Ajans / Yelkencinin Gazetesi Kuruluşudur.