Kurucusu Hakkında: Nate Yaman Erim Kimdir?
Sail Istanbul’un kurucusu Nate; 25 yılı aşkın süredir farklı ülkelerde yaşamış deneyimli bir gezgin, topluluk kurucusu ve tutkulu bir deniz aşığıdır. Uzun yıllar Amerika’da expat olarak yaşamış ve Amerika’da sosyal etkinlikler, kültürel buluşmalar ve topluluk temelli organizasyonlar düzenleyerek güçlü bir deneyim kazanmıştır.
İstanbul’a döndükten sonra çocukluk hayalini gerçekleştirerek yelkenli dünyasına adım atmış ve bu tutkuyu topluluk kurma vizyonuyla birleştirerek Sail Istanbul’u hayata geçirmiştir. Nate’in amacı yalnızca tekne turları sunmak değil; insanlar arasında anlamlı bağlar kurmayı mümkün kılan özgün ve unutulmaz deneyimler yaratmaktır.

Nate aynı zamanda İstanbul merkezli Smileys Community adlı uluslararası sosyal ağı da kurmuş; expat, göçebe ve yerel toplulukları bir araya getiren yüzlerce etkinliğe imza atmıştır.
Onun yaklaşımı sade ve içten:

Kültürlerarası Dalgalar: Smileys Community’den Sail Istanbul’a Uzanan Yolculuk
Farklı kültürleri bir araya getiren etkinliklerden, yelken tutkusuyla şekillenen bir yaşam tarzına: Nate Yaman Erim’in ilham veren hikayesi.
Yelkencinin Gazetesi: Şirketinizi ne zaman kurdunuz ve Kalamış Marina’da faaliyet göstermeye nasıl karar verdiniz?
Sail İstanbul: Sail Istanbul’u 2022 yılında kurduk. Başlangıçta bir tutku projesiydi. İstanbul’a döndükten sonra çocukluk hayalim olan yelkenliyle denize açılmanın büyüsünü yeniden yaşadım ve bu deneyimi başkalarıyla da paylaşmak istedim. Kalamış Marina’yı seçmemizin nedeni ise merkezi konumu ve şehir manzarasıyla gün batımı rotaları için ideal bir çıkış noktası olmasıydı.
Y.G: Şirketinizin hedef kitlesi ağırlıklı olarak Türkiye’de yaşayan yabancılar. Bu spesifik kitleyi hedefleme kararını nasıl aldınız?
S.İ: Kendim de uzun yıllar Amerika’da bir expat olarak yaşadığım için bu kitlenin neler aradığını ve nelere ihtiyaç duyduğunu çok iyi biliyorum. Yabancılar genellikle topluluk hissi, güvenli ve düzenli organizasyonlar arıyor. Sail Istanbul tam olarak bunu sunuyor: samimi, profesyonel ve kültürel olarak kapsayıcı bir deneyim.

Y.G: Yelkenli tekne ile gün batımı seyirlerinin konsepti nasıl doğdu?
S.İ: Gün batımı, İstanbul’da en büyüleyici anlardan biri. Bu büyüyü kalabalıktan uzakta, denizin ortasında yaşamak ise bambaşka bir deneyim sunuyor. İlk denemelerimiz o kadar beğenildi ki bu konsepti düzenli hale getirmeye karar verdik.
Y.G: Müşterilerinize sunduğunuz diğer özel hizmetler -yiyecek-içecek, rehberlik, canlı müzik vb.- nelerdir?

S.İ: Her turda misafirlerimize atıştırmalıklar ve içecekler sunuyoruz. Özel etkinliklerde canlı müzik, doğum günü kutlamaları, profesyonel fotoğraf çekimleri ve rehber eşliğinde kültürel anlatımlar gibi ek hizmetler de sağlıyoruz. Her deneyimi kişiselleştirmeye büyük özen gösteriyoruz.
Y.G: Türkiye’de yaşayan yabancılar neden özellikle sizin tekne turlarınızı tercih ediyor?
S.İ: Çünkü onlara sadece bir tekne turu değil, aynı zamanda bir topluluk ve aidiyet hissi sunuyoruz. Katılımcılar genellikle benzer yaşam tarzlarına sahip insanlar oluyor. Profesyonellik, güvenlik ve samimiyet bir arada. Ayrıca iletişimde açık ve İngilizce konuşuyor olmamız da onları rahat hissettiriyor.
Y.G: Gün batımı seyirlerine katılan müşterilerinizden aldığınız geri bildirimler neler?

S.İ: “İstanbul’u ilk kez gerçekten hissettim” ya da “Bu anı hayatım boyunca unutmayacağım” gibi duygusal ve etkileyici geri dönüşler alıyoruz. Bu deneyim birçok kişi için şehirle olan bağlarını güçlendiriyor. Ayrıca birçok misafirimiz tur sonrası arkadaşlıklar kuruyor, bu da bizi en çok mutlu eden şeylerden biri.
Y.G: Kültürel farklılıklar müşteri hizmetlerinizi nasıl etkiliyor? Yabancı müşterilerle çalışmanın avantajları ve zorlukları nelerdir?
S.İ: Farklı kültürlerden gelen insanlarla çalışmak empati, açıklık ve detaylı planlama gerektiriyor. Avantajı şu: insanlar açık fikirli ve yeni deneyimlere istekli oluyor. Zorluk ise beklentilerin farklılık göstermesi. Örneğin zaman algısı veya sosyalleşme tarzları. Biz bu farkları birer zenginlik olarak görüp etkinliklerimizi buna göre şekillendiriyoruz.
Y.G: Filo hakkında bilgi verebilir misiniz? Teknelerinizin kapasitesi ve sunduğu konfor olanakları nelerdir?

S.İ: Şu anda 8 ila 10 kişi kapasiteli yelkenli teknelerimiz bulunuyor. Hepsi bakımlı, güvenlik ekipmanları eksiksiz, güneşlenme alanı, müzik sistemi ve konforlu oturma düzeni ile donatılmış durumda. Özel organizasyonlar için birden fazla tekneyi aynı anda organize edebiliyoruz.
Y.G: Yelkenli teknelerinizin güvenlik standartları nelerdir? Müşterilere güvenli bir deneyim sunmak için aldığınız önlemler nelerdir?
S.İ: Her teknemiz düzenli olarak bakım ve kontrollerden geçiyor ve uluslararası denizcilik güvenlik kurallarına uygun ekipmanlarla donatılıyor. Can yelekleri, yangın söndürücüler, GPS ve iletişim sistemleri standart olarak mevcut. Kaptanlarımız deneyimli ve resmi belgelere sahip. Kötü hava koşullarında etkinliği iptal edip misafirlerimize alternatif tarihler sunuyoruz.

Y.G: Önümüzdeki dönemlerde hizmet yelpazenize eklemeyi düşündüğünüz yenilikler var mı?
S.İ: Evet. Sabah saatlerinde yoga ve nefes çalışmalarıyla entegre seyriler, Boğaz’da brunch turları ve yelken eğitimi atölyeleri planlıyoruz. Ayrıca çocuklu aileler için özel programlar ve çiftlere özel romantik akşam turları da yakında duyurulacak.
Y.G: Tekne kiralama sektöründe gelecekteki hedefleriniz nelerdir?

S.İ: Şu anda güneyde mavi yolculuk turları düzenliyoruz. Ayrıca gün batımı turlarımızı İzmir ve Bodrum gibi sahil şehirlerinde de hayata geçirmek istiyoruz. Uzun vadede ise expat dostu yelken kampları gibi daha kapsamlı deneyimlere yönelmeyi planlıyoruz. Hedefimiz yalnızca bir tekne şirketi olmak değil, aynı zamanda bir yaşam tarzı markası yaratmak.
Y.G: Türkiye’de yaşayan yabancılara yönelik tekne kiralama pazarının geleceğini nasıl görüyorsunuz?
S.İ: Yabancılar Türkiye’de daha fazla kök saldıkça, kaliteli ve özgün deneyimlere olan talep de artıyor. Bu pazarda güven, iletişim ve topluluk hissi en belirleyici unsurlar olacak. Sail Istanbul gibi kültürlerarası anlayışa sahip markalar için büyük bir potansiyel olduğunu düşünüyorum.

Y.G: Katılımcı profiliniz hakkında ne söyleyebilirsiniz?
S.İ: Misafirlerimiz Almanya, Fransa, ABD, Kanada, Latin Amerika ve Orta Doğu gibi çok farklı ülkelerden geliyor. Katılımcıların çoğu İstanbul’da yaşayan dijital göçebeler, yaratıcı profesyoneller ve girişimcilerden oluşuyor.
Y.G: Etkinliklerinizde oluşan topluluk bağlarından örnek verebilir misiniz?
S.İ: Bazı misafirlerimiz teknede tanışıp sonrasında arkadaş, hatta iş ortağı oldu. Denizde başlayan bağların karada da devam ettiğini görmek bizi en çok motive eden şeylerden biri.

Y.G: Sürdürülebilirlik ve çevre duyarlılığı konusundaki yaklaşımınız nedir?
S.İ: Denizi seviyoruz ve korumayı da görev biliyoruz. Etkinliklerde tek kullanımlık plastiklerden kaçınıyor, atıklarımızı minimize ediyoruz. Misafirlerimizi de bu konuda bilinçlendirmeye özen gösteriyoruz.
Y.G: Yerel iş birliklerine örnekler verebilir misiniz?
S.İ: İstanbul’daki yerel müzisyenler, fotoğrafçılar ve şeflerle işbirliği yapıyoruz. Böylece hem misafirlerimize özgün bir deneyim sunuyor, hem de yerel yaratıcılar destekliyoruz.
Y.G: Nasıl Katılabilirsiniz?
S.İ: Sail Istanbul deneyimine katılmak için bizi Instagram’da https://www.instagram.com/sailistanbul? adresinden takip edebilir ve rezervasyon yapabilirsiniz.

Bu yoğun temponuzda bize vakit ayırdığınız için teşekkür ederiz.
Röportaj: Banu Demir / Yelkencinin Gazetesi
Fotoğraflar: Sail İstanbul Arşivi
Yayına Hazırlayan: Doruk Ajans / Yelkencinin Gazetesi Kuruluşudur.